Temmuz 26, 2013

"yâ eyyühel kâfirûn!"


yaptığı her şeyi beğenilip takdir toplamak amacıyla yapan; yediği her yemekte, gittiği her yerde, aklından an be an gecen her şeyde "arkadaş"larının beğenisini gözeten bi zihin yapısı, kişiyi kaçınılmaz bi şekilde güzel bulduğu her şeyini teşhir edip, sadece çirkin şeyleri kendisine saklamaya itecektir. durum böyle olunca bu kısıtlı arkadaşımızın kısıtlı kafası, "kıymetli" ve "muhterem" olanın setredilmesini, yani "mahremiyet" kavramını tabii ki anlayamıyo ve "hamilelik utanılacak bi şey değildir" gibi cümlelerle zırvalıyo. bu coşan arkadaşlar farkındalar mı bilmiyorum ama, hakkında bıdı bıdı ettikleri zat bi "din" büyüğü; ve bu din zaten tartışılmaz bi şekilde kadının veya erkeğin vücudunun teşhir edilmesini "terbiyesizlik" ve hatta günah sayıyo. mezkur zat-ı muhterem de; gizlenmesi, setredilmesi gereken bedeni ve mahrem olan "hamilelik" durumunu setretmenin hamileliğin son zamanlarında pek mümkün olmayacağından dolayı, hamile hanımın bu zamanda dışarı çıkmasının kaynağını dinden alan "adab-ı muaşeret"e uygun olmadığını söylüyo. yani zaten tesettür ve mahremiyet gibi bi derdi olmayan insanları ilgilendiren bi durum yok, istediğiniz gibi takılmaya devam edebilirsiniz.

"leküm dînüküm veliyedîn"

1 yorum:

  1. Annelerinize, büyüklerinize sorabilirsiniz Hamile kadın ortalarda dolaşmaz çünki o çok kutsal bir emanet taşıyor. Nazarlardan korunmalı. Korunmalı ki yavrusu huzurlu ve hayalı (terbiyeli, edepli...) olsun. Doğumu kolay olsun. Çocuk oluşuyor, temelleri atılıyor, Basit bir iş bile ortalıklarda yapılmazken, bir çocuğun dünyaya gelme aşamaları gaflet içindemi olmalı? Anlamadan Her şeye muhalefet etme huyundan vaz geçmeliyiz. Azıcık düşünsek, düşünebilsek zaten kendimizde buluruz

    YanıtlaSil